45 MİLYAR SALAVAT KAMPANYASI

Resulallah.org sitesi tarafından başlatılan 45 milyar Salavat Kampnayası çok hoşuma gitti. Gerçekten güzel düşünülmüş bir etkinlik ancak etkinlik kadar belirlenmiş rakam da önemlidir. Neden 45 Milyar Salavat , neden 50 milyar , 100 milyar değil de 45 milyar salavat diye sordum ve bu sorunun cevabını yine bu kampanyayı başlatanlarda buldum. Çok ince düşünülmüş bir rakam belirlemesiydi.



SALAVAT ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ


İçinde bulunduğumuz yılı Peygamber Efendimiz (S.A.V) doğum yılından çıkarınca Peygamberimizin doğum gününden bu güne kadar geçen zamana ulaşırız.

2012 yılı - 571 Peygamberimiz'in (S.A.V) Doğumu = 1441

Daha sonra 1 saat içinde yer alan saniye sayısına ulaşmak için bir saniye ile bir saati çarpıyoruz.

60 saniye x 60 Dakika= 3600 saniye eder.

1 saat içerisindeki saniye sayısını bulduktan sonra 24 saat içindeki saniye sayısına ulaşmak için elde ettiğimiz 1 saatin saniye sayısı 3600 ile 24 saat çarparak 24 saat içindeki saniye sayısına ulaşıyoruz.

3600 saniye x 24 Saat= 86.400 saniye eder.

Elde ettiğimiz 1 gün içindeki saniye sayısını bir yıl ile çarptığımız da 1 yıl içindeki saniye sayısına ulaşırız


86.400 saniye x 365 gün = 31.536.000 saniye eder.

1 yıl içerisindeki elde ettiğimiz saniyeyi Peygamberimizin doğumu ile bu güne kadar geçen zaman ile çarparsak...

31.536.000 saniye x 1441 yıl = 45.443.376.000 Saniye eder.

45 Milyar salavat ile Peygamberimizin her saniyesi için Salavat getirilmiş oluyor.

Çekilecek selavat çeşidi çoktur ancak kampanya çerçevesinde 1 salavat belirlenmiştir.
"Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed"

Peki Neden Selavat Getirmeliyiz?

Salavât, tebrik, tezkiye, duâ, Peygamberimiz (s.a.s)'e yapılan duâ, istiğfar, rahmet gibi anlamlara gelen bir terimdir. "Belirli vakitlerde, Kur'an'da emredildiği tarzda ve Hz. Peygamber (asv)'in tarif ettiği şekilde yapılan ibadettir. Salât'ın çoğulu salavât gelir. Türkçe'de daha çok Hz. Peygamber (asv)'e yapılan duâ mânâsında kullanılır.

Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurulur: "Allâh ve O'nun melekleri Peygamber'e hep salât ederler. Ey mü'minler, siz de Ona salât (ve dua) ediniz ve samimiyetle selam veriniz." (Ahzab, 33/56).

Bu âyeti kerimeyle, Peygamberimiz (asv)'e salât ve selamlarımızla hürmetlerimizi sunmak farzdır; her Müslüman için yerine getirilmesi gerekli bir görevdir. Her Müslüman en kısa şekilde: "Allâhümme salli alâ Muhammed" "Allâh'ım Muhammedi rahmetinle tebrik et ve esen kıl" diye salât getirir.

Rasûlüllah (asv) şöyle buyurmuştur: 

"Kim bana bir salât getirirse, Allah ona on salât (mağfiret) eder." (Ahmed bin Hanbel).

"Kıyamet günü bana insanların en yakını, bana en çok salâvat okuyandır." (Tirmizî)

“Kıyamet gününde bana halkın en yakın olanları ve şefaatime hak kazananları, bana en çok salâvat getirenleridir.” (Tirmizî, vitr, 21)

"Yeryüzünde Allah'ın seyyah melekleri vardır. Onlar ümmetimin selâmını (anında) bana tebliğ ederler." (Nesâî, Sehv 46, (3, 43))

“Cebrail ile karşılaştığımda bana şöyle dedi: Sana müjde ederim, Allah diyor ki: Kim sana selâm verirse ben ona selâm veririm. Kim sana salât getirirse ben ona salât getiririm."(Hâkim, Beyhâki)

Cenab-ı Hakkın rahmet kapıları efendimiz Hz.Muhammed(sav)'e baştan sona kadar açıktır! Ey mü'minler! Bu kapıdan kana kana içmek isteyen bolca salavat çekip dostun dostuyla birlikte olacağı ahiret alemlerine yatırım yaparak bu şerefli işte bu kervanımıza dahil olsun.

Selam ve dua eder dualarınızı rica ederiz...