Teknoloji İçerikli Filmler

Teknolojiye olan merakımı herkes bilir, cep telefonları, tabletler, bilgisayarlar, televizyonlar ve daha envai çeşit teknolojik alete meraklıyımdır. Büyük alış-veriş merkezlerine gittiğimde gezdiğim reyonlar bellidir. Ya kitap reyonlarındayımdır ya teknoloji reyonlarında...

O yüzden hanımla alış-verişe çıktığımızda onu büyük alış-veriş merkezlerine götürürüm ki, o kılık-kıyafet bakarken ben de teknolojiye doyayım.

Hal böyle olunca Teknoloji içerikli filmler izlemeyi severim. Teknoloji ve bilim üzerine kurgulanmış filmleri samanlıkta iğne arar gibi ara bulurum. Bazen izlediğim bir filmi başka birinin izlemediğine bile şahit olurum.

Sword Scene'nin Blog Yazarı benden bir yazı ile blogunda misafir olmamı isteyince en uygun yazının, en samimi konunun bu olacağını düşündüm.

The Social Network / Sosyal Ağ / 2010

2010 yılı yapımlı filmimizde adından da anlaşılacağı üzere son yıllarda popüler olan sosyal ağ işlenir. Filmde Facebook'un kuruluş aşaması anlatılıyor. Filmin başrollerini Jesse Eisenberg ve Andrew Garfield'ın paylaşıyor ayrıca film 3 Oscar ödüllü ABD filmidir.

2003 yılında bir akşam, Harvard Üniversitesi öğrencisi ve bilgisayar programcısı Mark Zuckerberg (Facebook'un kurucusu), bilgisayarının başına oturur ve yeni bir fikir üzerinde çalışmaya başlar. Uzun beyin fırtınası ve kodlama sonucunda global düzeyde bir sosyal ağ oluşturacak ve iletişimde devrim yaratacaktır.

Hepimiz Facebook2un bir üniversite de başladığını ve hikayenin devamını biliriz. Filmde bu ana fikri üzerine kurulu ve fazlasıyla detayları barındıran bir filmdir. Filmde Justin Timberlike süprizi de vardır.

Swordfish / Kod Adı Kılıç Balığı / 2001

2001 yılında gösterime girmiş ve ilk kez sinemada ve daha sonraları defaatle evimde izlediğim bir filmdir. Hala arşivimde durur. John Travolta, Hugh Jackman, Halle Berry başrolleri paylaşır da film kötü olur mu hiç!

Filmde Hacker rolünde Hugh Jackman nam-ı diğer X-Men bir başka namı ise Volverine bulunuyor.  Shear (Şar diye okunur) bir terör örgütü lideridir. Stanley'i para transferi aşamalarında karşısına çıkacak şifreleri kırmasını ister, red cevabı almamak adına Stanley'in kızını rehin alır. İşin içine FBI ajanı olarak Şar'ın sevgilisi olmayı başaran Ginger'da girince olaylar gelişir.

Filmdeki en cafcaflı sahne şifreleri kırmaya çalışan hacker'a bir kadının oral seks yapmasıdır. Gerçekten ilginç bir sahneydi.

I, Robot / Ben, Robot / 2004

2004 yılında yapılmış olan başrolünde Will Smith amcanın yer aldığı bol teknolojik, bol aksiyonlu filmdir.
Yıl 2035 olmuş ve insanlar tüm işlerini robotlara gördürmektedir. Robotlar için çıkarılmış kanunlar ve kurallar bile vardır. Bu kurallar şöyledir;

Üç Robot Yasası:
Kural 1 - Bir robot asla bir insana zarar vermez ya da bir insanın zarar görmesine izin vermez.
Kural 2 - Bir robot insanlara mutlaka ve her koşulda itaat etmelidir.
Kural 3 - Bir robot birinci ve ikinci kurala karşı gelmemek kaydı ile varlığını muhafaza etmekten sorumludur.

Bu kurallar sayesinde insanların robotlara olan güveni tamdır. Sadece dedektif Sponner robotları sevmemekte ve onlara asla güvenmemektedir. Bu kaygısında da haklıdır. Bir gün işlenen bir cinayetin bir robot tarafından işlendiğine dair ipuçları elde eden dedektif işin peşini bırakmaz. Öyle sonuçlara ulaşır ki, Robotlar dünyada devrim yapmak üzeredir. Tüm dünyayı ele geçirmek için artık robotların önündeki tek engel bu dedektiftir.

Film oldukça güzel bir konuya sahiptir.


Eagle Eye / Kartal Göz / 2008

Jerry ve Rachel, daha önce hiç tanımadıkları bir kadın tarafından rehin alınırlar. Fakat kadın bu iki kişiyle ilgili her şeyi bilmektedir. Politik bir suikast için kullanılmakta olduklarını anlayan bu iki rehine işbirliği yapmaya karar verir.
Michelle Monaghan filmde, teröristler tarafından kapana kıstırılıp, suikast düzenlemeye hazırlanan bir terör hücresine katılmaya zorlanınca Shia LaBeouf’un oynadığı karakter ile isteksizce ittifak yapmak zorunda kalan bir bekâr anneyi canlandırıyor.

Filmde kurbanların her anları, her hareketleri kameralarla izlenmektedir. Kartal Göz her yerdedir.

Hesaplaşma / Showdown /2004 

Michael Jennings, bilgisayar mühendis olup belirli şirketler için teknik işler yapmaktadır. Yalnız bir hafıza sorunu vardır. İşini bitirir bitirmez yaptığı işe dair hafızası tamamen sıfırlanmakadır. Verebildiği taahhüt en uzun 2 aydır. Ancak milyarder James Rethrick, kendisine 2 yıl hatta belki de 3 yıl sürecek bir iş teklifinde bulunur ve kazandığından çok daha fazlasını vereceğini vaat eder. Micheal işi kabul eder. İşe başlamadan önce onlara bir takım kişisel eşyalarını teslim eder. İş bittiğinde hafızası silinmiştir ve 3 yılda, 90 milyon dolar kazandığını öğrenir. Bu parayı ve kişisel eşyalarını talep etmeye gittiğinde hafızasının silinmesinden önce kazandığı para üzerindeki haklarından vazgeçtiğini öğrenir. Ayrıca kendisine verilen eşyalar, başlangıçta teslim ettiği şeyler değildir. Sonra FBI tarafından vatan hainliği ve cinayete teşebbüs gerekçesi ile tutuklanır. Göz altındayken kendisine verilen öteki eşyalar sayesinde kaçmayı başarır.



Bu kategoride daha sayacağımız çok film vardır. Bundan sonraki filmlerin başlıklarını verelim. Bir nevi İzleme listesi oluşturmuş olalım.


  • Azınlık Raporu / Tom Curise
  • Transformers Serisi
  • Terminatör Serisi
  • Öldüren Oyun
  • Tek / Jet Li
  • Simon / Al Pacino
  • Limitsiz
  • Lucy / 08.08.2014'de gösterime girdi.







Teknoloji Filmleri Serisi - Evrim (Transcendence)


Bloguma uzun zamandır içerik üretemiyordum. Edebiyatta buna ''yazar tıkanması'' derler. Sanırım blog yazarları içinde aynı şey geçerlidir.  Yaşadığımız problemlerden ötürü yada işlerimizin yoğunluğundan kaynaklanan nedenlerden dolayı fırsat bulup blogumuza içerik üretemeyebiliyoruz.

İçerik üretemediğim zamanlarda bol bol film izledim ve meraklı olduğum alan üzerine yani teknoloji konulu filmleri izledim. Teknoloji konulu filmleri izlemeyi seviyorum. Bazen blogumda Film Tavsiyeleri kategorisi altında izlediğim filmleri paylaştığımı görürsünüz.  O halde blogumun fıtratına uygun filmler olursa daha hoş olurdu.

Teknoloji Filmleri Serisi adı altında da izlediğim filmleri paylaşmaya başlıyorum.

İlk filmimiz, Jonny Deep'in Evrim isimli filmidir.

Evrim Filminin Konusu;
Filmimizin kahramanı Dr. Will Caster büyük buluşlara imza atmış son olarak yapay zeka üzerinde çalışan bir bilim adamıdır.  Yapay zeka ile birlikte teknolojinin daha çok ilerleyebileceğini hatta üretimin ve tedavinin sınırları zorlanacak şekilde hızlanacağını kanıtlamaya çalışmaktadır.

Bu zaman zarfı içerisinde yapay zeka teknolojisinin dünya için bir tehdit olduğunu düşünen radikal grupların üyeleri Yapay Zeka Projesini durdurmak için Dr.Will Caster'ı ve ekibini hedef almışlardır.

Yapılan bir terörist saldırı sonucunda yaralandı ve enfeksiyon kaparak bitkisel yaşama girmiştir. Aynı kendisi gibi bilim insanı olan eşi Evelyn Caster Will Caster'ın daha önce maymun beyni üzerinde yaptığı çalışmaları geliştirerek bitkisel yaşama giren eşinin beynini süper bir işlemciye sahip bilgisayara bağlayarak yapay zeka projesini fiilen harekete geçirmiştir. Tek eksik kurulan yapay zekanın internet vasıtasıyla dünyadaki tüm bilgisayarlara ve ağlara bağlamaktır.

Bayan Caster ağ bağlantısını da mümkün kılarak yapay zekayı tüm dünya bilgisayarlarındaki ağlara erişimini sağlamıştır.

Artık internet erişimi bulunan yapay zekanın daha da geliştirilebilmesi için 2 şey lazımdı. Birincisi para ikincisi ise bu projeyi geliştirebilecek bir yer. WallStreet Borsasından 36 milyon doları bir anda kendi hesaplarına aktaran yapay zeka yer olarak da ülkenin terkedilmiş bir bölgesini belirlemiştir. Artık tüm kaynaklara sahiptirler ve yapay zekanın geliştirilmesi için tam gaz yola devam etmektedirler.

Yapay Zeka artık geliştirilmiş ve üretim ile sağlık konusunda tüm iyileştirmeleri yapmaya başlamıştır. Hücre yenileme ile saniyeler içerisinde ölen hücreyi yeniden inşa edebilen yapay zeka tüm hastalıkları tedavi etmeye başlamıştır. Kaybedilmiş bir uzvu yeniden yapma, doğuştan kör olan birinin hücrelerini yenileyerek görmesini sağlamak gibi yeteneklere kavuşmuştur.

Nanoteknolojininde desteğini alan yapay zeka tüm dünya için tehdit oluşturmaya başlamıştır. Projeyi başlatan Bayan Caster yapay zeka ile bütünleşmiş olan Will'in beyni hakkında tereddütlere düşmeye başladı anda herşey için çok geçtir artık Will'in beyni ile birlikte yapay zeka kendi ordusunu kurmuş ve durdurulması imkansız hale gelmiştir.

Filmin sonunu anlatarak gizemi bozmak istemiyorum.

Film tam anlamıyla bir teknoloji filmidir. Teknoloji meraklılarının mutlaka izlemesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum. Bu harika teknolojik konu ile Jonny Deep oyunculuğu birleşince ortaya bir baş yapıt çıkmış desem yanlış söylemiş olmam.

İnternetten Evrim İzle, Evrim Filmi İzle, Transcendence İzle gibi aramalara yaparak filmi izleyebilirsiniz.

Yine de filmi izlemeden evvel fragmanını izlemek istiyorum derseniz aşağıdaki playerdan fragmanı izleyebilirsiniz.


White Collar, Neal Caffery'in Hikayesi

Bir çok yabancı dizi izledim ve bu dizilerden kayda değer olanlarını blogumda paylaştım. White Collar isimli bir dizi var ki bu dizi hakkkında bir kaç kelam etmesem vefasızlık etmiş olurdum. White Collar yani Beyaz Yaka isimli bu dizi beni o kadar etkiledi ki anlatmak mümkün olacak mı bilemiyorum.

Neal Caffery hep en sevdiğim adamlar arasında olacaktır...

Neal çok zeki bir hırsızdır ve bir kez yakalanabilmiştir. FBI ajanı Peter Burke onu ikinci kez yakalamış ancak ikinci yakalanma tamamen Neal'ın isteği ile olmuştur. Hapisten ustaca kaçan Neal sevdiği kadın olan Kate'i bulamayınca yıkılmıştır. Ajan Burke tarafından hapishaneye iade edilirken bir antlaşma teklif eder. Kendisi diğer suçluların yakalanmasında kendisine yardım edecek ve kendisi ile birlikte çalışacaktır.

Ajan Burke bunu kabul eder ve ayağına takılan bir izleme takip cihazı ile birlikte çalışmaya başlarlar. İlk başlarda ona olan güvensizliği hat safhada olsa da sonraları iyi arkadaş olurlar.

Bir çok çözülmesi imkansız olayı Neal ve Ajan Burke birlikte çözerler. FBI'ın en kıymetliği varlığı haline gelir.

Dizi 6. sezon 6. bölümde müthiş bir final yaptı. Dizinin finalini açıklayarak izlemek isteyenlere saygısızlık etmek istemiyorum.

Ancak dizinin her bölümünde çok güzel şeyler öğrendim.

Neal'ın en yakın arkadaşı Mozzie öyle müthiş birisi ki, onu izlemek arı bir zevkti. Kitaplardan, ünlülerden alıntılar yaparak diziye ayrı bir hava katmıştır.

Ajan Burke'ın eşi Elizabeth Burke ekranda görüp göreceğiniz en tatlı hatunlardandır.

Dizi tamamen bir zekanın ürünüdür. Her bölümde ufkunuzun genişlediğine şahit olacaksınız. Dizinin bana öğrettiği en güzel şeylerden birisi bakış açısıdır. Hep başka bir yol daha vardır repliği hafınıza kazınacaktır.

Bu aralar izleyecek bir şeyler arıyorsanız mutlaka White Collar dizisini değerlendirmelisiniz.

İyi seyirler dilerim.

S.H.İ.E.L.D Ajanları İnsanı Paranoyak Yapar

Yabancı dizileri ne kadar sevdiğimi bilirsiniz. Bu güne kadar izlediğim yabancı diziler hakkındaki fikrimi daha önce defaetle belirttim. Örneğin, ''Arrow Dizisini İzliyorum'' ya da ''İzlemek için Kaliteli Bir Şeyler Arıyorsanız ; Vampire Diaries'' isimli yazılarıma bakabilirsiniz.

Son zamanlarda izlemeye başladığım bir kaç dizi daha var. Bunlardan birisi de S.H.İ.E.L.D Ajanları dizisidir. Marvel'in süper kahramanlarını bir araya toplayan dizi oldukça revaçtadır. Ülkemizde de izlenmeye başlamıştır. Şuan hali hazırda 2. Sezonu devam eden dizinin senaryosu da bir o kadar ilginçtir.

Diziyi izlemeye başladığım günden beri paranoyak oldum desem yeridir. Dizinin konusunu kısaca anlatalım.

Öncelikle S.H.İ.E.L.D açılımı nedir onu cevaplayalım.

S.H.İ.E.L.D Açılımı ; Supreme Headquarters İnternational Espionage Law-enforcement Division şeklindedir. Türkçesi ; yüce karargah uluslararası casusluk kolluk bölümü'dür.

Shield gizli ve özel bir kuruluştur. Tüm devletlerden ve kişilerden bağımsız olarak yeryüzünü tehlikelerden korumayı amaçlamış ve özel olarak bir araya getirilmiş bir ekipten oluşur. Daha önce Marvel'in Avengers filminin devamı diyebiliriz.

Dizinin bölümleri oldukça gizemli ve aksiyonlu geçiyor.

Paranoyaklık kısmına gelince, her nasılsa özel yetenekleri sayesinde bir araya gelmiş ajanların öyle sırları vardır ki, her an birinin bir gizli sırrı ortaya çıkmaktadır. Phil Coulson ölmüş ve devletin gizli mekanizmalarının gizli projesi sonunda hayata döndürülmüş ve ajan olarak hayat sürmesi sağlanmıştır.

Son bölümlere geldiğimiz de Ajan May'in direk Müdür Fury'e bağlı bir ajan olduğu ve bizzat Fury tarafından Sheild içine yerleştirildiğini öğreniyoruz.

Sonraki bölümlerde Ajan Ward'ın Kahin tarafından Sheild içerisine yerleştirilmiş bir casus olduğunu öğreniyoruz. Kahin ise Great isimli üst düzey bir Sheild ajanıdır.

Anlayacağınız Sheild ajanları arasındaki sırlar diziyi izlerken ahanda şimdi bir şey çıkacak, birisi birisine ihanet edecek diye tetikte bekliyorsunuz.

Sonuç itibari ile güzel bir dizi ve zevkle izliyorum. İzleyecek bir şeyler arayanlara tavsiye edebilirim.

The Flash isimli diziyi de izliyorum. Onunla ilgili de ayrı bir yazı yazacağım.


Delisin Delisin Filmi; Ölmeden Önce İzlenmesi Gereken Bir Film

Üç tane deli kendi imkanları ile akıl hastanesinden kaçıp toplumun arasına katılırsa ne olabileceğini hiç düşündünüz mü?

Son zamanlar da Türk yapımcıların vizyona sürdüğü filmlere bakarsanız kalitenin yükseldiğini ve yabancı filmleri aratmayan sahnelerin yer aldığını görürsünüz. Delisin Delisin filmi de kalitenin zirve yaptığı filmlerden birisi...

Kısaca hikayesini makalenin giriş cümlesinden anlamışsınızdır.

Filmde tanıdık yüzlerin, sağlam oyuncu kadrosunun olması da filme ayrı bir önem katıyor. Güçlü senaryosu ve zekice kurgulanmış esprili sahneleri ile bu yılın en çok izlenen filmi olacağından hiç şüphem yoktur.

Bu film ile hayatımıza yeni karakterlerin gireceğinden eminim.Sadri, Asabi Rami ve Tombik Fırat filmin kahramanlarıdır. Bu üç deli akıl hastanesinde kendilerine ballandıra balladıra anlatılan dış dünyayı merak ederek, ele geçirdikleri bir minibüs ile hastaneden kaçmayı başarırlar. Cümbüşte bu üç delinin hastaneden kaçması ile başlamaktadır.

Deli oldukları kadar saf ve masum olan bu üç deli sizleri güldürürken bir yandan da içerisinde boğuştuğumuz hayata dair ince detayları göz önüne serecektir.

Dış dünyaya adım attıklarında hayallerine bile giremeyecek kadar güzel bir kadın olan Burcu'nun da bu maceraya katılması ile olaylar daha da ilginç ve komik hale gelecektir.

Daha önce dış dünya ile hiç bir şekilde temas etmemiş olan bu üç deli, kendilerine has yöntemleri ile karşılarına çıkan zorlukları ve problemleri çözmeye çalıştıkça izleyiciyi de gülmekten kıracaktır.

Oldukça iddialı sahneleri ile kısa zamanda fenomen haline geleceğini düşünüyorum.

Yeri geldiğinde bir delinin bir akıllıdan daha zeki olabileceğini ; samimiyetle saflıkla ve kendilerine has bir üslupla bizlere gösterecek olan bu üç kafadar çıktıkları bu serüvende bizleri kendi dünyalarına doğru komik bir yolculuğa çıkaracaklardır.

Filmin yönetmen koltuğunda Tolga Baş'ı görüyoruz.Tolga Baş'ı daha önce Koğuş Akademisi filminden tanıyoruz.

Filmin Oyuncu Kadorusu bir hayli güçlü...
Sadri rolünde Çetin Altay(kendisini Sümela'nın şifresi filminde adres tarif eden adam olarak tanırsınız), Asabi Rami rolünde Turgut Tunçalp(kendisini Özgü Namal ile oynadığı merhamet dizisinde tanırsınız), Tombik Fırat rolünde Ender Gülçiçek, Burcu rolünde Ferzan Hekimoğlu, Akıl hastanesinin doktoru rolünde Arzu Yanardağ, bizim üç kafadarın dış dünyaya olan merakının artmasına sebep olan Şizofren Arhan rolünde Ufuk Karali yer alıyor. Filmin süprizlerinden biriside Eski Futbolcu Pascal Nouma'nın canlandırdığı Mert karakteridir.

Filmin müziklerini ise son zamanlarda oldukça popüler olan ve sevilen sanatçı Hüseyin Kağıt hazırladı.

Delisin Delisin filmi 24 Ekim 2014 tarihinde aynı anda tüm salonlarda vizyona girecektir. Kış Mevsiminin başladığı, içimizin yavaş yavaş üşemeye yüz tuttuğu şu günlerde gerçekten içimizi ısıtacak bir filmdir. Ailenizle birlikte gidip, çocuklarınızın eğlenceli vakit geçirmesini sağlayacak güzel ve komik bir filmdir.

Filmin Fan Sayfasına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Delisin Delisin Facebook Sayfası
Delisin Delisin Twitter Sayfası
Delisin Delisin İnstagram Sayfası
Delisin Delisin Youtube Kanalı

Delisin Delisin Fragmanı;

Maymunlar Cehennemi ; Şafak Vakti Filmi

Bayram Tatilinin verdiği fırsatla birlikte eşimi de alıp sinemaya gittik. Turkcell'in Sarı puanları sayesinde ayda iki defa ücretsiz sinemaya gidebiliyoruz. Hangi filme gideceğimizi dahi bilmeden Cinemaximum gişelerine geldik. Ekranlardaki filmlere ve seanslarına bakmaya başladık.

Görür görmez Maymunlar Cehennemi Şafak Vakti filmine gitmek istedik. Filmin 3D olması da bizi cezbetmedi değil. Maymunlar Cehennemi'nin ilk filmini evde izlemiştik ve devam niteliğinde olan bu filmi de merak ettik.

Bayram dolasıyla 3D gözlüklerin hediye olması güzeldi. Fazladan 5 lira gözlük kirası vermek zorunda kalmadık.

Daha sonra biletlerimizi ve gözlüklerimizi alıp salona doğru ilerlerken patlamış mısır ve kola almak için büfeye gittim. Aldığım iki kola ve patlamış mısırın hediye olarak 2 adet 3D gözlük hediye ettiler. 

Komikti çünkü, bunun duyurusunu sinema bileti almadan önce yapmak gerekir ki insanlar biletleri ile birlikte gözlük kira parası da ödemesinler.

Gelelim filmimize;

Maymunlar Cehennemi Şafak Vakti
Film umduğumuzdan da güzeldi. Çok beğendik. Daha önce izlediğim 3D filmlerinden biraz daha etkiliydi. Maymun efektleri, maymunların canlandırılması harikaydı.

Film genel olarak hayvanlar alemi ile insanlar alemi arasındaki sürtüşmeyi anlatsa da bazı bölümlerinde insanların hayvanlardan üstün, bazı bölümlerde ise hayvanda olsa bir maymunun insandan üstün olacağının mesajları veriliyor.

Filmdeki bir sahne içinde yaşadığımız çağın siyasi konumu itibari ile çok dikkatimi çekti.

Koba isimli bir maymun Maymunların lideri olan Sezar'ı silahla öldürüyor ve sonra başlıyor ''Sezar'ı insan öldürdü, insanlar barışı bozdu'' diyerek yaygara yapmaya...

Günümüzde bir devletin başka bir devleti vurup ardından da demokrasi çığırtkanlığı yapması gibi bir sahneydi.

Film çok güzeldi. Eğer şu bayram günlerinde vaktiniz varsa mutlaka gidip izlemenizi tavsiye ederim

Masa 21 Filmi

Bayram tatiline girmiş olmam sebebi ile bolca vaktim olduğu için aklımdaki filmleri izlemeye başladım. Aklımdaki ilk film iş yerinden bir arkadaşımın bahsettiği Masa 21 filmi idi. filmin orjinal adı Table:21 ' dir. Çocukluğumdan beri hint filmlerini diğer bir tabir ile Bolywood filmlerini severdim. Günümüzde sinemada gelişen teknoloji ile çok kaliteli filmler çekilebiliyor.

Hindistanın yaşam tarzı biraz ülkemize benzediği için filmlerinden aynı t adı almak mümkün oluyor.

Gelelim filmimize;

Masa 21 Filmi (Table no 21 Filmi)

5 Yıldır evli olan bir çift bedava bir tatil kazanırlar. Fiji adalarındaki tatil için yola çıkıp güzel bir tatil geçirmenin hayalini kurarlar. Fiji adasına varır varmaz adanın güzelliği karşısında büyülenirler. Adaya vardıklarında evlilik yıl dönümleri için bir yemek organize edilir ve çifte hediye edilir.

Yemek için gittikleri restoranın sahibi renkli bir kişiliktir. Restoranın sahibi çifte bir oyun teklif eder. Masa 21 oyununu oynamalarını ve karşılığında 21 milyon Rupi kazanabileceklerini söyler.

Oyun şu şekildedir. Çifte 8 soru sorulacak ve 8 tane evet ya da hayırdan oluşan bir cevap alacaktır. Her cevaptan sonra çifte bir görev verilecek ve bu görevleri yapmaları istenecektir. Oyunun 2 kuralı vardır.


  1. Yalan söyleyemezsiniz
  2. Oyundan çıkamazsınız


Film gerçekten süprizlerle dolu, birbirini çok iyi tanıyan ve seven çiftin hayatında depremler yaratacak olan bu oyun aynı zamanda bir web sitesi aracılığı ile canlı yayın ile izleyicilere sunulmaktadır. Takriben 8 milyon internet kullanıcısı internetten canlı olarak çiftin oynadığı oyunu izlemektedir.

Bu filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Filmi izledikten sonra kendinize bazı gerçekleri itiraf edeceğinizden eminim.

İyi seyirler dilerim.

Masa 21 Filmi Afişi;


Masa 21 Filmi Fragmanı;
http://www.youtube.com/watch?v=SsC1MI9NvSs

Cehennem Melekleri -3 Filmi Afişleri


Daha önce Cehennem Melekleri-1 ve 2'yi çok büyük bir zevkle izlemiştim. Vizyona gireceği günleri iple çekmiş ve girer girmez koşa koşa gitmiştim. Tek kelimeyle aksiyon severler için bulunmaz bir filmdir.Eğer izlemediyseniz çok şey kaçırdığınızı söyleyebilirim. Cehennem Melekleri-2 filminin afişlerini de paylaşmıştım.Şimdi Cehennem Melekleri-3 filminin afişlerini paylaşıyorum. Cehennem Melekleri-3 filminin süprizi ise Mel Gibson ve Antonio Banderas'tır.














İzledim : Mezarına Tüküreceğim - 2

Ramazan ayında pPazar günleri oruçlu olduğum için öyle çok fazla etkinlik yapamıyorum. Adana'da biraz dolaştıktan sonra sinemaya gidip bir film izledim. Belkide oruçlu olduğumuz şu günlerde vakit geçirecek en güzel etkinlik olsa gerek. Adana Optimium Avşar Sinemalarına gidip vizyondaki filmleri inceledim. Güzel filmler vardı ancak tek başıma izleyebileceğim bir film aradım. Mezarına Tüküreceğim - 2 isimli filmi gördüm. Filmin ilkini izlemiştim. Konu olarak neredeyse aynı ama sahneler ve oyuncular değişik olduğu için bu filmi tercih ettim.

Film genel itibari ile öyle ahım-şahım bir film değil ama gerilim sevenler için tercih edilebilir.

Filmin kısaca özeti şöyle ;

NewYork'ta garsonluk yapan ve mankenlik hayalleri kuran Katie isimli esas kızımız, ücretsiz mankenlik fotoğraflarınız çekilir şeklinde bir ilan görünce balıklama atlar ve fotoğraf çektirmek için verilen adrese gider. Fotoğraf çekenler iki kardeş ve bir arkadaş kızı çok beğenirler. Esasında ruh hastası kişilikler olduğu için saplantılı bir şekilde kızın hayatını zindan ederler.

Kıza defalarca tecavüz ederler, çeşitli işkenceler yaparlar ve başkalarına pazarlarlar. Haliyle depresyona giren esas kızımız ölmesi için gömülen yerden bir şekilde kurtulur ve İncil'de gördüğü bir intikam ayetinden cesaretle intikam almaya karar verir.

Aslen köylü olan ve elinden bir takım işler gelen kızımız kurduğu düzeneklerle kendisine dünyayı zindan edenlere hayatı zehir eder. Hepsini tek tek tuzağına çekip intikamını alır.

Bol cinsel içerikli ve şiddet içeren sahneleri mevcuttur.

Gittiğin sinema salonunda bir adamın yanında 6-10 yaş arası 4-5 çocukla bu filmi izlemeye gelmiş olmasını yadırgadım. Hatta o adama yanlış yaptığını, bu filmin çocuklara göre olmadığını söyledim. Üstelik filmde +18 yaş ibaresi bulunmasına rağmen nasıl salona alınmışlardı şaşırdım. Çıkışta görevliye durumu anlattım ve nazik bir şekilde ihmallerinin olduğunu söylediler. Uyarı için teşekkür ettiler.

Film sırasında bir çok kadın izleyicinin yarıda bırakıp çıktığını gördüm.

Film genel anlamda başarılı, şiddet içerikli filmleri seviyorsanız izlemenizi tavsiye ederim.
Mezarına Tüküreceğim -2 filmi afişi ;

Mezarına Tüküreceğim - 2 filmi vizyona girmeden önce dvdsi çıkmış ve internete düşmüş ilginç bir filmdir.
Ben sinema perdesinde izlemeyi tercih ettim ancak sinemaya gitmeden de izleyebilirsiniz. Film çoktan youtube'a yüklenmiş bil... Aşağıdaki video oynatıcıdan izleyebilirsiniz.




Arrow Dizisini İzliyorum

Yabancı dizileri seviyorum. Bizim Türk dizileri gibi uzun uzun hikayeyi anlatmıyorlar. Konuyu sündürmüyorlar. En uzun bölümü 40 dakika sürüyor. Daha önce Vampir Günlüklerini izlemiş ve 'İzlemek için kaliteli bir şeyler arıyorsanız; Vampire Daires'' isimli yazıyı sizlerle paylaşmıştım. Bu defa sizlere Arrow dizisinden bahsedeceğim. Daha çok olmadı izlemeye başlayalı ancak 3. bölüme kadar nefessiz geldiğimi söyleyebilirim.

Arrow dizisi bir Amerikan yapımı aksiyon-macera yüklü bir yapımdır. Robbin Hood isimli süper kahramanın çağımıza uyarlanmış hali diyebiliriz. Yine bir yay ve ok mevcut ancak bu yay ve oklar çağa ayak uydurmuş son teknoloji ile donatılmıştır.


Kahramanımız Oliver Queen babası ile çıktığı bir gemi gezintisinde gemi batar ve kız arkadaşı gemi kazasında ölür. Babası oğluna bir takım şeyler anlatır ve Starling Şehrine adalet getirmesi için yaşaması gerektiğini ona anlatır. Şehrin zenginleri hakkında bilgiler verir ve suçlarını anlatır.

5 yıl sonra adada bulunur ve evine getirilir. Geldiğinde babasına söz verdiği gibi, adalet için savaşmaya başlar.

Gündüzler, zengin bir miras yedi gibi dolaşırken gece hak ve adalet için savaşır.Gündüz külahlı gece silahlı dediğimiz türden birisidir.

Dizinin konusu oldukça ilginç ve bir o kadar da sürükleyici..

İzlemek için tercih edebilirsiniz. Güzel dizidir.

Dizinin karakterlerine göz atalım.


Oliver Queen nam-ı diğer Arrow - Yeni süper kahramanımız... Zengin milyarder bir babanın tek oğlu...Geçirdiği bir tekne kazasının ardından tam beş yıl bir adada yalnız başına hayatta kalmaya çalışan Oliver Queen, 5 yıl sonra bulunduğunda artık eski Oliver değildir. Babasından aldığı isimlere savaş açacak ve Starling City'deki haksızlıkların hesabını müsebbiblerinden tek tek soracaktır. Adada geçirdiği zaman boyunca okçuluk gibi birçok yetenek geliştiren Oliver, kendisine yarattığı Green Arrow karakteriyle şehirde fırtına gibi esmeye başlar.


Moria Queen - Oliver'ın annesi - Moira, kocasını kaybeden, oğluna beş yıl sonra kavuşan masum bir kadın olarak görünse de, bu görünüşünün altında tahminimizden fazla hinlik gezdiğini ilk bölümden itibaren anlamaya başladığımız bir karakter.


Thea Queen - Oliver'ın kız kardeşi-Oliver'ın kız kardeşi, Moria'nın kızı olan Thea, babası ve abisinin öldü sanıldığı beş yılda çok değişmiş, asi bir genç kız olmuştur. Hatta Oliver kazadan önce nasılsa aynı ona benzemiş, partilerde sabahlayan, alkol ve uyuşturucu kullanan biri olmuştur. Zamanla Arrow'un yandaşlarından biri olacak mı merakla bekleniyor..


Tommy - Oliver'ın kankası , en iyi arkadaşı...İyi bir aileden gelen Tommy, Oliver'ın kazadan önce en yakın arkadaşıydı. Oliver'ın bulunmasının ardından, onun gündelik hayata adaptasyonuna yardımcı olmaya çalışıp, Obama'dan, Lost'tan, Twilight'tan bahseden Tommy'nin çizgi romandaki gibi bir başka okçuya dönüşüp dönüşmeyeceği şimdilik bilinmiyor..


Detektif Quentin Lance - Gemi kazasında Oliver'ın yanında bulunan ve gemi kazasında ölen Sarah'ın aynı zamanda Oliver'ın eski kız arkadaşı Laurel'ın babası.. yani süper kahramanımız Laurel'i kardeşi Sarah ile aldatıyordu...Ölen Sarah ve Laurel Lance'in babası olan Dedektif Quentin'in tek amacı kızını ve şehrini korumaktır. Çizgi romandaki adı Larry Lance olan Quentin, kızının ölümüne sebep olduğuna inandığı için Oliver'dan nefret etmektedir.


Laurel Lance - Esas Kız - Avukat - Oliver'ın eski kız arkadaşı Laurel Oliver'ın yokluğunda okumuş ve kendini şehrindeki haksızlıklara karşı savaşmaya vermiş idealist bir avukat olmuştur. Bunca yıldır Oliver'ın da öldüğünü düşünen Laurel'in esas yarası, tekne kazası sırasında kız kardeşi Sarah'nın da Oliver ile birlikte teknede olması ve kazada ölmesidir. Çizgi romana göre Laurel, çığlığı ile ünlü Black Canary'ye dönüşecek.

Deadshot ya da gerçek adıyla Floyd Lawton, aslen Batman'in baş düşmanlarından biri olarak ilk kez 1950 yılında ortaya çıkmış. Vücudu kurbanlarının isimlerinin dövmeleri ile dolu olan Deadshot, hedefini asla şaşırmayan usta bir nişancı olarak bilinir ve dürbün vazifesi gören bir gözlük takmaktadır. Dizide ilk olarak 3. bölümde karşımıza çıkıyor.

Oliver'in sürekli koruması olan John Diggle (David Ramsey) daha sonra adalet için Oliver'in savaşına katılır.

Online Film İzlemenin Keyfini Çıkarın!

Online ve İngilizce Film İzlemenin Keyfini Çıkarın!


İnternet hayatımıza girdiği günden bu yana artık her işimizi internetle ile görür olduk. Online ingilizce film izlemek artık hayatımızın vazgeçilmezlerinden biridir. Hafta sonlarını değerlendirmek , birlikte güzel vakit geçirmek isteyenler için film izlemek klasik ama bir o kadar da eğlenceli bir yöntemdir. Arkadaşlarımızla, sevdiklerimizle izlediğimiz filmleri çok uzun zaman sonra dahi hatırlarız. Güler yada heyecanlı bir şekilde anımsatmaya çalışırız.

İnternette Online ingilizce film izleme hizmeti sunan bir çok film sitesi vardır. Bunların arasında güncel olanları sayılı sayıdadır.  Bir film sitesini güncel tutmak emek ve uğraş isteyen bir iştir. Filmlerin internet ortamına aktarılması dahi başlı başına bir iştir.

Bu  hizmeti sunan internet sitelerinin arasından sıyrılıp çıkan, işinin hakkını veren çok az kaliteli film sitesi vardır.

Film izlemek için doğru adresi bulmak gerekir. Film sitesi seçerken dikkat etmeniz gerekenler vardır. Kullandığı player'ın kalitesi, video kalitesi ve filmlerin site üzerinden kolay ulaşılabilirliği tercih sebebi olmalıdır.

Film izleme siteleri arasında sizlere önerebileceğim etkin, güncel ve zengin içerikli watchfreemoviess.com sitesidir.

Filmleri IMBD değerlerine göre sıralayabilir ve bu değere ulaşmış filmleri listeleyerek, dünya üzerinden en çok oy alan filmleri izleyebilirsiniz.

Nasıl bir film izleyeceğiniz hakkında bir fikriniz yoksa size ''tavsiye filmler'' kategorisinden film önerebilmektedir.

WatchFreeMoviess sitesinden e-mail aboneliği yaparak yeni eklenen filmler için birer e-posta alırsınız ve yeni eklenen her filmden anında haberiniz olur.

Belgesel, çizgi filmler,bilim kurgu filmleri, müzikal filmler gibi her film sitesinde bulunmayan kategorilerde filmleri izleyebilirsiniz.

Tavsiye Edebileceğim Filmler

2015 yılı filmlerini de rahatlıkla izleyebileceğiniz sitede size ısrarla izlemenizi tavsiye edeceğim filmler vardır.

1994   The Crow filmini mutlaka izlemelisiniz. IMDB'den 7,6 almış aksiyon türünde bir film


Film izlemek için en doğru adres watchfreemoviess.com adresidir.

Online film izlemenin keyfini çıkarın!

Ülkücüler Filmini İzle


Film yayından kaldırılmıştır. Film yapımcıların izin vermesi durumunda tekrar yayına alınacaktır.

Daha sonra yapımcıların farklı yapımlar ile karşımıza çıkmaları için DVD satışlarını destekleyiniz. Alacağınız bir DVD bir sonraki Ülkücü Çalışma için katkı olacaktır.



İLETİŞİM

Ülkücüler Film Senaryo: BİLAL KALYONCU
Yapımcı: ARİF İLKE- BİLAL KALYONCU
Yönetmen: HALİL SARI - BİLAL KALYONCU

Allah´ın Kılıcı: Halid Bin Velid Filmi


Hepimizin de bildiği gibi Halid Bin Velid Efsanevi komutnalardan birisidir. Böyle bir kahraman için bu güne kadar sinema filmi yapılmadıysa bu İslam Coğrafyasının bir ayıbıdır. Gerçi Çağrı Filminin yabancılar tarafından yapıldığını da düşünürsek ayıbımız bir hayli çok oluyor. Gelelim filmimize Film Türk yapımı , son zamanlar da Kaos Örümcek Ağı , Fetih 1453 gibi yapımlarda Türk Filmlerini teknoloji konusunda ne kadar ileri gittiğini gördük. Bu film de de gözümüzde canlandırdığımız savaş sahnelerini teknolojinin nimetleri ile donatarak izleyiciye sunabilirlerse ne mutlu bize ve Türk sinemasına... 

Halid Bin Velid İslam Dünyasının gurur duyduğu komutandır. Dünyada hiç savaş kaybetmemiş nadir komutanlardandır. Müslüman olmadan önce de Müslüman olduktan sonra da hiç savaş kaybetmemiştir. Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam'ın Seyfullah (Allah'ın Kılıcı) ünvanını verdiği ve Mekke'nin Fatihi olarak anılan bu efsanevi komutan İslamiyet için sayısız hizmetlerde bulunmuştur.

Allah'ın Kılıcı Halid Bin Velid Filmi 2013 yılında gösterime girecek. Yapımcılığını Fida filmin üstlenildiği film yurt içinde ve yurtdışında , başta İslam Dünyası olmak üzere 500 civarında kopya ile sinema severlerle buluşacak. 

Allah'tan dileğim o dur ki bu film ve bu filmdeki şahsiyet gibi çok sayıda İslam Büyüğünün karakterleri ile evlatlarımız büyür. Pepe , Pocoyo , He-man , Superman, Örümcek Adam gibi saçma sapan , hayal ürünü kahramanlar yerine gerçekten Allah yolunda kahramanlaşmış bu insanlar ile büyürler.

Peygamber Efendimiz'in(s.a.v) ''Ey Hamza yürürken heybetini koru , sen yürürken ölüm bile korkuyor'' buyurduğu Hz.Hamza (r.anh)'ın bir filmi yapılmalıdır.

Daha buna benzer bir çok kahramanımızın büyüğümüzün filmi olmalı...

Filmin çekimleri 2013 yılında başlayacak , Film Fas ve Tunus'ta çekilecek , Fas'ta ve Tunus'ta film için dev platolar kuruldu.  Filmin Bütçesi 20 Milyon Dolar...  Filmde Halid Bin Velid rolü için Al Paçino ile anlaşan Fida Film bu hafta başında Al Paçino'dan bir haber aldı. Al Paçino '' Obama'nın seçim kampanyasında çalışacağı için filme vakit ayıramayacağını'' bildirdi.

Bakalım ve Görelim...

Vural Egemen Sarıgöz
29.12.2012


Cehennem Melekleri-2 Filmini İzledim.


Bu gün hafta sonunun verdiği fırsatla Adana M1 Real Alış-veriş Merkezinde bulunan Cinemax'ta 21:30 seansına Cehennem Melekleri filmine dört arkadaş bilet aldık. Filmin vizyona girmesini dört gözle bekliyordum ama kısmet bu güneymiş. 

Cehennem Melekleri-2 filmi beklediğimden de hareketli çıktı. İlki kadar güzel hatta ilkinden daha fazla aksiyon sahneleri bulunan bir film olmuş diyebilirim.

Film bir kurtarma operasyonu ile başlıyor ve sonuna kadar aynı tempo ile devam ediyor.Arnold bu filmde ''I'm back'' repliği ile filme damgasını vurmuş.

İlk filmde de yer alan Arnold ve Willis bu filmde daha fazla replik ile karşımıza çıktılar.

Chuck Norris bu filmde kısa ama etkili bir şekilde yer alıyor.  İlk filmde çok fazla yer alan Jet Li ise 2. filmde kısa bir süre görünüp kayboluyor. 

Bu filmde kötü adam Van Damme ise gerçekten üstün bir performans ile Rambo'ya iki tane döner tekme sallıyor. :)

Filmi oldukça başarılı buldum. Film tam da olması gerektiği gibi... Bazıları filmi 90'ların aksiyon filmlerine benziyor diye eleştirse de bence film 90'ların kahramanları ile çağın ötesinde bir yapım olmuş. Filmde ki vurulma efektleri oldukça gerçekçi ve başarılı idi. 

Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim . Tipik bir aksiyon filmi konusu olsa da aksiyon sahneleri kaçmaz. Özellikle sinemada izlenmesi gereken bir çok sahnesi mevcut...

Ted Savaş Gemisine Baskın Yaptı


Başlığa bakıp bir anlam yüklemeye çalışmayın. İzlediğim üç filmin isimlerinden türetilmiş bir başlıktır. Dün gece uyku tutmayınca ard arda film izledim. İlk önce Savaş Gemisi yada bilindik ismi ile söyleyeyim Battleship  filmini izledim. Hemen ardından Baskın filmini ve son olarak Ted isimli filmleri izledim.

Savaş Gemisi(Battleship)

Filmi Rihanna için izledim diyebilirim. Rihanna'nın daha etkin olduğu bir film bekliyordum ancak film oldukça güzeldi. Rihanna'ya deniz kuvvetleri üniforması çok yakışmı. Bir rihanna hayranı olarak gözümde bir ivme daha kazanmış bulunuyor. Rihanna hayranlığıma buradan, buradan ve buradan şahit olabilirsiniz. Film bir savaş filmi gibi görünsede aslında bir bilim kurgu tarzında bir filmdir. Dünyaya benzeyen ve şartları neredeyse dünya ile aynı olan başka bir gezene bilim adamları orada canlı olup olmadığını öğrenmek için iletişim sinyalleri gönderirler ve sinyale cevap vermek yerine kalkıp dünyamızı keşfe ve bir süre sonra da istila etmeye gelen uzaylılarla karşı karşıya kalırlar. Hayatı boyunca bir baltaya sap olamayan kahramanımız bu defa dünyayaı kurtaran adam olarak kayıtlara  geçiyor. Bu filmi izlemenizi tavsiye ederim. 
Battleship yani savaş gemisi isimli filmi buraya tıklayarak izleyebilirsiniz.

Baskın

Son yılın en iyi aksiyon filmi sloganıyla iddialı olan filmi mutlaka izlemelisiniz. Aksiyon severler için güzel bir film olmuş diyebilirim. Filmin başında müslüman bir Endonezyalı polisin namaz kılması oldukça ilgimi çekti hatta tahiyyat oturuşunda şehadet parmağını kaldırması ise daha bir dikkat çekiciydi. Özel bir operasyon timi polisin asla giremediği bir suç mahallesinde yer alan apartmana düzenlediği operasyonu konu alıyor. Apartmanın her dairesinde ayrı bir suçlu ikamet etmektedir. Böyle bir binaya girmek bir maharetse çıkmak mucizedir. Kan ve dövüş sevenler için kaçırılmaması gereken bir filmdir. Baskın isimli filmi buraya tıklayarak izleyebilirsiniz.

Ted

Ted isimli bu filmi yorumlara bakarak izledim. Film tamamen saçma bir yapıdan ibarettir. Çocuk filmi desem değil , yetişkin filmi desem değil , aile filmi desem değil ne türde olduğunu anlamadığım bu filmde , noel günü sonsuza dek arkadaşı olacak birini dileyen bir çocuğun Teddyy ismini verdiği oyuncak ayısı canlanır ve onun en iyi arkadaşı olur. Filmde tatlı bir mizah olduğu da gerçek ancak bir arkadaşlık öyküsü ile bir aşk öyküsünün de harmanlandığını söyleyebiliriz. Saçma ama vakit geçirmek için izlenebilir. Ted isimli filmini buraya tıklayarak izleyebilirsiniz.

Sonuç itibari ile 3 filmi arka arkaya izleyince üç filmin isminden oluşan tek anlatım yazısının başlığı ''Ted Savaş Gemisine Baskın Yaptı'' oluverdi.

Vural Egemen Sarıgöz
08/08/2012

James Cameron'dan Osmanlı Filmi


Avatar ve Titanic filminin yönetmeni olan James Cameron bir Osmanlı filmi çekiyor. Filmin Adı Kıtlık , 1845 yılında Osmanlı Devleti'nin Kıtlık zamanı İrlanda'ya gemilerle gönderdiği yardımı konu alan filmin çekimleri Ekim/2012'de başlayacak ve 2013 yılı içerisinde gösterime girecektir. Filmin bir bölümü İrlanda'da bir bölümü ise Türkiye'de çekilecek. Filmin oyuncu kadrosunda birbirinden ünlü hem yabancı hem de Türk oyuncular yer alıyor.Filmin Bütçesi 50 milyon dolar olacak...

Senaryosunu Ömer Sarıkaya'nın yazdığı filmin konusu şu şekilde olacak...

Türk Denizci Fatih ile İrlandalı Mary'nin kıtlık zamanında yaşadığı aşk anlatılacak. Ömer Sarıkaya '' Titanic'ten daha etkileyici olacak'' sözleri dikkat çekiyor. İrlandalı Mary karakterini Saoirse Ronan  , Türk Denizci Fatih'i Burak Özçivit , Dönemin Padişah'ı olan Abdülmecid Han'ı ise Kenan İmirzalıoğlu canlandıracak.

Filmin Muhtemel oyuncu kadrosu şu şekilde...













Dileğim odur ki , İnşallah Avatar ve Titanic kadar gişe başarısı elde eder.